Her sene doğum günümü kimler kutlayacak heyecanına kapılırım. Hele ki beklediğim birilerinden doğum günümü kutlamayan olursa üzüntüye kapılırım. Bugün benim doğum günüm. Her yıl biraz daha eksiliyor ömür.
Bir yıl daha geçip gitti arkasına bakmadan. Karamsarlık değil, yaşlanıyoruz klasiği de değil. Ardıma baktığımda bir yığın kayıp görmemden. Yaşamımı dolduran sevgili bedenlerin bir biri ardına. Mustafa Kuntay Küçük isimli şaire ait Bir Doğum Günü Yazısı.
Nedense kendime endeksliyim bu aralar. Gönül Meleğime Doğum Günü Mektubum. Ayın biri benim doğum günümdü arayıp kutlayanlar mesaj atanlar hepsi çok güzeldi. Sanırım hatırlanmak böyle zamanlarda daha da bir insana dokunan şeylet oluyor.
Geçikmelide olsa bugün sevgili arkadaşım geçikmeli doğum günümü kutladı görüşmek nasip olmadı sana. Dedim ki yeni yaşım için kendime bir mektup yazayım. Kendim derken gerçek ben ile sanal ben arasında olsun. Anlayacağın yabancı değil, senden benden biri.
Dostuma Doğum Günü Mektubum. Kendime her gün hatırlatma yapıyorum doğum gününü. Unutacağımdan değil de geciktireceğimden korkuyorum.
Sonra o mesaj sana ulaşır ve mesafeleri anlamsız kılar. En başta saçma gelse de denemeye değer diyorum. En fazla okur ve olmamış derim. Ameliyat masasına ilk defa yatacak olmama rağmen hiç korkmuyordum o gün. Aylardır merak ettiğim yüzünü görecek olmanın mutluluğu, heyecanı yanında korku o kadar hafif kalıyordu ki.
Hatta gün hıdrellez günüydü ve kulağımın arkasında kırmızı bir gülle girdim ameliyathaneye. Kalabalık rahatsız eder mi? Bu sana son mektubum anla! En sonunda ilk yaşını sadece aile içinde kutlamaya karar verdik.
Anneanne, babaanne, dedeler, hala ve biz. Sabah iş yerinde Murat Bey pasta alıp sürpriz yaptı bizlere, öğleden sonra da İlknur ve Halise Hanım pasta alıp odamıza sürpriz baskın yaptılar, akşamda eşimle birlikte kutladık. Derviş İbrahim Karpuz adlı şaire ait tüm şiirleri antoloji. Geri Avrupa ‘İstifa mektubum hazır. Berlin’deki evimi veriyorum.
Brüksel’de kendime yeni ev kiraladım. Kira sözleşmesi de imzalandı” dedi. Sen benden önce odaya çıkmışsın,beni yukarı çıkardıklarında ortalığı yıkıyordun :) Yatağıma yatıp seni kucağıma verdiklerinde sanki sn önce o ortalığı yıkan sen değildin, sanki Tıp oyunu oynuyormuşuz gibi susuverdin. Onlar için ibret, gerçek sevenler için yürekten kelimelerdir kalemimden akan. Mükellef bir sofra hazırlamalıyım kendime.
Zararlı kahvaltı edeceğim işte… Sucuklu yumurta, oh, tere yağda kırılmış, kızarmış ekmekler, yağ reçel, peynir, zeytin, birde sürmelik çikolata. Kendi kendime bugün senin doğum günün uyuyarak geçirmiyceksin dimi, uyan dedim:))Hemen kalktım. Gözlerim yarı kapalı ,eşimin güzel çiçekleriyle güzel hediyelerini ama en önemlisi benim için yazdığı o güzel notu gördüm. Beni tanıyan herkes doğum günümün benim için ne kadar önemli olduğunu bilir,öyle ya insanın doğduğu gün neden önemsiz olsun değil mi ? Benim içinde öyle tabii ki,bazı arkadaşlarım neden bu kadar önemli olduğu halde hiç parti yapmadığımı soruyorlar,yapamam… Ben,canımın.
Belki her doğum günümektubunu yazışımda kendimi tekrar ediyorum. Yaz denize at misali sana mektuplarım. Doğum günün günü yazışyor ve akabinde unutuyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.